Ana içeriğe atla

Bodrum - Ortakent


Ortakent'in tepesindeki yel değirmenlerin ­ den aşağı inerken, Süleyman Amca ve eşe­ğiyle karşılaşıyorum. Eskiden, eşeğiyle aynı toprak yoldan çıkar, değirmenlerde buğday öğütürmüş. "Ne oldu bilmiyorum , artık eski rüzgarlar da yok" diyor. Değirmenler sahipsiz ve uzun bir süredir, günbatımında fotoğraf karelerini süsleyen siluet ler sadece. Eşeği gös­terip, "Adı ne?" diye soruyorum, "Eşeeek" di­ yor hayretle. Bu yaşam mücadelesinde, bir de köpek gibi, eşeğe isim mi takacaktık? der gi­bi bakıyor. Süleyman Amca'nın eskiden deve­leri varmış, başka kimsede yokmuş. Develeri güreştirir, çok seyirci toplarmış. Satmış onları, tek bir eşeğe kalmış. İki oğlu da Bodrum'da çalışıyor, biri teknede, diğeri tornacı. Her ak­şam Ortakent't eki evlerine geliyorlar.

Bizans döneminde, Başrahip Episkopis, bura­da misket üzümleri diktirmiş. Muhteşem Süleyman da, Bodrum'u ele geçirdiğinde bu üzümlerin kokusuna hayran kalıp buraya "Mis gibi" adını vermiş. 1961'e kadar buranın ismi Müskebi. Sonraları Bodrum-Turgutreis karayolunun tam ortasında olduğu için Orta­ kent adını almış. Bu güzel kokulu misket üzümleri, bugün bağarası olarak bilinir. Ortakent'in yalısı, kumsalda çakıl taşları üzerine yayılan lokantalarıyla hoştur ama köyü çok daha güzeldir. XVII. yüzyılda savunma amaç­lı yapılan kuleler, evlerin arasında çok etkileyi­ ci yükselir. Bunlardan biri Mustafapaşa Kule­ si. Köyün arka sokaklarında dolaşırken taş ev­lerin arasından geçersiniz, her yerde mandalina bahçeleri görürsünüz. Alışılmadık bir ye­şillik beyaz evlerden sokağa taşar. Orta­kent'te sıkça rastlanan ve içinde yağmur su­yunun biriktiği eski sarnıçları, hacca gideme­yen köylüler, hayır olsun diye yaptırmışlar. 


Bitez Yalısı'ndan Ortakent'e, denizi görerek giderken, sola doğru toprak bir yol, kışın tek­ne bakımının yapıldığı küçük ve sakin bir ko­ ya çıkar. Yerliler kısaca buraya, "Çekek" der. Buranın tam ismi, Bofor Yat Çekek Lima­nı'dır. Karaya çıkarılan tekneler kış boyunca burada dinlendirilir, boyanır ve bakımı yapılır. Buradaki salaş Bofor Kahve, tam bir denizci kahvesidir. Farklı bir havası vardır, sazlıklarla gölgelenmiş bu küçük buluşma yerinde, de­niz insanları sohbet eder.

Tekne turlarının sıkça uğradığı İnceburun ile Bağla Burnu arasındaki 5 km'lik, güzel kum­lu plaj burada. Bir de kıyıya yakın olan bom­boş Çelebi Adası, tekneyle 10, yüzerek 40 dakika uzaklıkta . Burası sörf için uygun. Ay­rıca karadan da gidilebilen ve hemen he­ men her tekne turu programında bulunan, doğal kumsal Camel Beach ya da eski adıy­la Kargı Koyu, bölgenin batı ucunda. Ayrıca dünyada çok az yerde rastlanan kum zam­bakları da bu kumsalda.

Kargı Koyu'nda servis veren kafelerden biri­nin bir hayvanat bahçesi var. Ben daha önce plajda bir hayvanat bahçesi görmemiştim. Bana sorarsanız tavşanlar, horozlar, rengarenk kuşlar ve ördekler burada mutsuz. İn­sanlar masmavi bir denize girerken ördekler neden hapsedildikleri yerde çamurlu bir ha­vuzda yüzmek zorunda kalsınlar. Üstelik sa­dece birkaç çocuktan başka kimse onlarla ilgilenmiyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çomakdağ Düğünleri

Mezara kadar gider, bu altınlar" dedi. Gör­mek, inanmak için yeterliydi. Hatice'nin alnına dizilmiş sarı liraların ışığı, beyaz tenini biraz daha aydınlatmıştı. Yüzüne bakarken, sayısını bilemediğim kadar altın, gözümü alıyordu. Yemenisine iliştirdiği fesleğenin kokusu geldi burnuma. Kırmızı şalvarının üzerine giydiği çi­çekli etekliğin belinden, ipin ucunda, bir anah­tar sarkıyordu. Çomakdağ'ın, tek tük ayakta kalabilmiş, taş evlerinden birine, kendi evine davet etti beni. "Gün olur, sıkıntıya düşen sa­tar altınlarını, yoksa ölünceye dek taşırız. Dü­ğünlerde, bütçesi müsait olan, 10 tane be­şi bir yerde takar. Durumu iyi olmayan da, beş tane... Gelin, kaç altın takarsa taksın, bizim düğünlerimiz dört gün sürer..."  Çomakdağ'ın düğünleri, Milas pazarına gittik­lerinde bile altınlarını takan ve yemenilerine rengarenk çiçekler iliştiren kadınları kadar ün­lü bir başka özelliği de evleri. 1970'Iere kadar, her yeni evlenen çifte, yepyeni bir taş ev

Çin Konumu ve Yüzölçümü

Konumu ve Yüzölçümü Çin Halk Cumhuriyeti, Doğu Yarım- kürede Doğu Asya'da Pasifik Okyanusunun kıyısında yeralmaktadır. Çok geniş topraklarında zengin doğal kaynaklara sahiptir. Çin'in yüzölçümü yaklaşık olarak 9.6 milyon kilometre kare veya dünyanın yüzölçümünün yüzde 6.4'üdür. Sadece Rusya ve Kanada, Çin'den daha büyük yüzölçümüne sahiptir. Çin topraklarının kuzeyden güneye uzunluğu yaklaşık 5,500 kilometredir ve Mohe kasabasının kuzeyindeki Heilong Nehri'nin merkezinden (Enlem 539 30'K) Nansha Adalarının en güney ucundaki Zengmu Resifine (enlem 49K) kadar uzanmaktadır. Kuzeydeki Heilongjiang bölgesi hala karla kaplı iken Güney Çin Denizi'ndeki adalar, yazın tropik sıcağı altında kavrulmak- tadır. Çin topraklarının batıdan doğula uzunluğu, Pamir Dağlarından (boylam 73 40'E) Heilong ve Wusuli nehirlerinin kesişme noktasına (boylam 135905'E) kadar yaklaşık 5,200 kilometredir. Pamir Dağlarında gece hüküm sürerken Wusuli Nehri üzerinde gü

Rusya Kirov Hakkında

Rusya Kirov Rusya Kirov Coğrafik Konumu Kotelnich'in etrafındaki inanılmaz arkeolojik bulguyu başka bir sansasyon izledi. Fileysk mostra üzerinde Kirov şehrinde bir dinozor kalıntısı bulunan geniş bir alan bulundu. İlk kazılar sadece birkaç yıl önce, bilim adamları 50 pareiasaur kemiğini bulduklarında başladı. Daha sonra ortaya çıktığında, hepsi tek bir kişiye aitti. Kirop bölgesinde antik sürüngenlerin başka önemli bir yeri bu şekilde ortaya çıktı. Arkeolojik alanın çalışması yeni başlamışken, bilim adamları diğer değerli eserlerden zengin olduğunu göz ardı etmemektedir. Kirov, düzenli olarak, paleontolojik araştırmalara ayrılmış ilginç sunumlar ve sergilere ev sahipliği yapıyor. Şehrin konukları, yalnızca en değerli arkeolojik buluntulara tanık olmakla kalmayıp aynı zamanda şaşırtıcı tematik fotoğraf ve illüstrasyon koleksiyonlarını tanımak için de bir fırsata sahiptir . Rusya Kirov Yapısı Iskeleti Fileysk ayağı üzerinde bulunan bir pareiasaur'a sıklıkla e
2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13